skip to Main Content
stegmen@farkindalikevi.com

Merve Karabulut

KENDİ HAYATININ NERESİNDESİN? 

Bir anda içimden gelen bu soru ile başlamak istedim yazıya.

Hayatın akışında pek çoğumuz kapılmış gidiyorken buluruz kendimizi. Bir an bunu fark eder, sonra yine devam ederiz…

Yapılması, yetişmesi gerekenler, sorumluluklar, zorunluluklar, -meli –malı lar… Koşarız ama bir türlü yetişemeyiz hayata.

Tüm bunların ötesinde, gerçekten yapmak istediklerimiz, hayallerimiz, hedeflerimiz vardır. Arada hatırlamakla beraber, hep “ileride” deriz. Zaman olunca, şartlar uygunlaşınca, fırsat doğunca… O an görmeyiz, bu zamanı da, şartları da, fırsatı da yaratacak olan kişi temelde biziz…

Biz yaşamı etrafın, koşulların, ortamın ve dünyanın belirlediği bir çizgide sürdürürken; yaşayamadıklarımız, hayata geçiremediklerimizdir yaşam esasında.

Tüm bunları dikkate alırsan, ne görüyorsun?

Hayatın neresinde, ne zaman, ne kadar dinliyorsun kendini? İsteklerini, hayallerini? Ne kadar zaman ayırıyorsun onların tohumunu atmaya ve bakımla, ilgiyle filizlenip açmalarını beklemeye…

Başkalarına “hayır” demek istediğinde bunu ne oranda başarıyorsun?

Ne kadar zorunda hissediyorsun şu anda olan tüm hayat akışına?

Peki, hiçbir zorunluluğun olmasa, dünyanın tüm zamanları senin olsa, İlk ne yaparsın?

Tüm bunlar üzerinde düşünmeye değer, değil mi…

Yaşamının dizginlerini koşulların, kişilerin, durumların eline vermek yerine kendin ele alsan ve başrol olsan? Ne değişirdi?

Kendi hayatının neresindesin?

Arada durup, bakıp, görüp; potansiyel hayatının, olabilecek en iyi sen in hangi aşamasında, evresinde olduğunu görmek, devam etmen için gerekli ışığı sağlamaya yetmez mi?

Hayatı bu formda bir kez yaşıyorsun dostum, olmak istediğin kişi olmak için bekleme, OL!

Sevgilerimle,

Merve Karabulut

Profesyonel Koç, Öğrenci Koçu, Kundalini Reiki Master